Hatay'da Bakanlığın 'kapattık' dediği taş ocağı faaliyete devam ediyor
Hatay Samandağ’ın Çöğürlü mahallesindeki taş ocağına ilişkin EMEP Milletvekili Sevda Karaca’nın verdiği soru önergesine Bakanlık, 'kapattık' yanıtını verdi. Ocak, faaliyetin sürdürüyor.

Fotoğraf: Evrensel
Volkan Pekal
[email protected]
Hatay — Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca’nın Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Çöğürlü Mahallesi’nde bulunan taş ocağına dair Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a verdiği soru önergesinde “İzinsiz faaliyet tespit edildi, durduruldu” denmesine rağmen işletme faaliyetine devam ediyor. Çöğürlü Muhtarı Kıymet Doğru, mührün ocağın kapısında sadece bir hafta kaldığını belirterek “Siz ‘ceza verdik, durdurduk’ diyorsunuz ama ocak çalışmaya devam ediyor” diye tepki gösterdi.
Bakanlık, “İzinsiz faaliyet tespit edildi” diyor ama…
Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Çöğürlü Mahallesi’nde faaliyet gösteren GÜR-KAL şirketine ait taş ocağının, durdurma kararına rağmen faaliyetini sürdürmesini Ocak ayında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a sordu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Karaca’nın soru önergesine verdiği yanıtta, madencilik faaliyetlerinin sadece ruhsat almakla başlayamayacağını, çeşitli izinlerin alınmasının zorunlu olduğunu belirtti. Verilen cevapta ÇED belgesi, mülkiyet izni, işyeri ruhsatı gibi belgelerin tamamlanmaması halinde madencilik faaliyetinin başlatılamayacağı ifade edildi.
Bakanlık, 25 Eylül 2024 tarihinde Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) tarafından yapılan saha incelemelerinde, GÜR-KAL’a ait ruhsatlı sahada izinli alanlar dışında faaliyet yürütüldüğünün ve işletme güvenliğine aykırı durumların tespit edildiğini dile getirdi. Bu tespitler doğrultusunda, MAPEG tarafından idari para cezası da içeren işlemler uygulandığı, üretim faaliyetlerinin durdurulduğu ve gerekli önlemlerin alınması için hem ruhsat sahibi şirkete hem de Hatay Valiliği’ne bilgilendirme yapıldığı bildirildi.
Şubat 2025’te tekrar denetim yapıldı
Bakanlığın açıklamasında ayrıca, söz konusu taş ocağında üretim faaliyetlerinin devam edip etmediğini ve güvenlik önlemlerinin alınıp alınmadığını tespit etmek amacıyla, Şubat 2025’te yeniden yerinde inceleme yapıldığı belirtildi. Bu incelemeye ait raporun değerlendirme aşamasında olduğu, rapordaki bulgulara göre yeni işlemlerin uygulanacağı ifade edildi.
Ocak, yarattıkları tehlikeyi bertaraf etme bahanesi ile çalıştırılıyor
17 Ekim 2024 tarihinde MAPEG tarafından yapılan incelemelerde, ocağın mevzuata aykırı ve tehlikeli bir geometriye sahip olduğu, ocak alanında 60-90 metre arası tehlikeli şev yüksekliği, ters şev oluşumları, askıda kaya parçaları ve kalker tabakalanmalarının ocak içine doğru eğimli olması gibi tehlike yaratacak riskler belirlenmişti. Ancak bir süre sonra bu tehlikelerin bertaraf edilmesi gerekçesi ile ocak yeniden faaliyete başladı. Konuyu sorduğumuz Çöğürlü Muhtarı Kıymet Doğru, durdurma kararına rağmen şirketin faaliyetlerini sürdürdüğünü vurguladı. Tehlikeli alanın da üst tarafına çıkılarak tehlikenin bertaraf edilmesi bahanesi ile üretimin sürdürüldüğünü ifade eden Doğru, “Mührün ocağın kapısında sadece bir hafta kaldı. Siz ‘ceza verdik, durdurduk’ diyorsunuz ama ocak çalışmaya devam ediyor. Adam resmen ‘devlet benim’ diyor. Biz şikayet ediyoruz. Tehlike yarattığı tescilleniyor ancak kılıfına uydurup üretimi devam ettiriyorlar. ‘Devlet benim üzerimizde değil, devlet benim emrimde’ diyor resmen. Belediye de bir şey yapmıyor.
"Hukukun ayaklar altına alınmasına izin vermeyin"
Şubat 2025’te yeniden yapılan incelemeye ait raporun değerlendirme aşamasında olduğunu dile getiren Doğru, yetkililere seslendi. “Adam resmen mührü kırarak çalışmaya devam ediyor. Binlerce insanın sağlığı tehlikeye atılıyor. Hukukun ayaklar altına alınmasına izin vermeyin. Para hırsı için topraklarımızın zehirlenmesine izin vermeyin. Bizim yaşama hakkımızı elimizden almayız” dedi.
Çöğürlü’de halkın itirazına rağmen taş ocağı büyümeye devam ediyor
Ormanlık ve tarım alanlarıyla çevrili Çöğürlü Mahallesi, her geçen yıl genişletilen taş ocağı ve beton santrali faaliyeti nedeniyle çevresel tehditlerle karşı karşıya. 3 bin 500’ü aşkın nüfusa sahip mahallede, Gür-Kal İnşaat tarafından işletilen tesisin kapasitesi halkın tüm itirazlarına rağmen sürekli artırılıyor.
Hatay Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” kararına karşın, şirketin sürdürdüğü faaliyetlerin çevreye ciddi zararlar verdiği ifade ediliyor. Mahalle halkı, tarım arazilerinin ve yaşam alanlarının tehdit altında olduğunu, ekonomik faaliyetlerin de olumsuz etkilendiğini vurguluyor. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et